KAN GRUPLARINA GÖRE BESLENME

16
11126
www.diyetisyenstore.com

Son Dönemin Trend Olmaya Başlamış Konusu:KAN GRUPLARINA GÖRE BESLENME

Dr.Peter J.D’Adamo’nun “Kan Grubunuza Göre Beslenme” ve Mehmet Ali Bulut’un “Can Boğazdan
Çıkar-Kan Gruplarına Göre Beslenme” kitaplarının ve kan gruplarının beslenme üzerine etkisine dair
birçok çalışmanın sentez yazısıdır.

“Kan grubuna göre beslenme” kavramını duyduğumuzda bazılarımız “Acaba?” derken,
bazılarımız bu konuyu direkt olarak es geçmektedir. Peki doğru olan nedir? Kan grupları neden
vardır hiç düşündünüz mü? Beslenmeyle olan ilişkisi nedir? Beslenmeyle herhangi bir ilişkisi varsa
ispatlanmış mıdır? Bu sorulara cevap verecek olan yazımıza geniş bir özetle başlayalım.

Şimdiye kadar yapılan çalışmalara bakıldığında farklı allel genlere göre yaklaşık 300 tane kan
grubu mevcuttur. Günümüzde de en yaygın kullanılan ve A,B,O allel genleriyle isimlendirilen sınıflama
1902 yılında yapılmıştır. Bu sınıflama yapılırken kriter olarak her grubun farklı antijenler üretmesi
buna karşılık yine üretilen antikorların farklı olması alınmıştır. O grubu fukoz, A grubu fukoz ve N-
asetil-galaktozamin, B grubu fukoz ve D-galaktozamin, AB grubu ise fukoz ve A grubunun şekeri
ile B grubunun şekerini içerir. İnsanda bu sınıflamaya göre 4 kan grubu mevcuttur. Hayvanlarda
da farklı sayıda kan grupları vardır. Örneğin: domuzda 16, kedide 3, köpekte 13 adet kan grubu
bulunmaktadır.

Kan grubunun beslenme ile ilgili bağlantısına ilişkin bilimsel bir hüküm yoktur. Modern tıp
dediğimiz günümüz tıbbı bu bağlantıyı direkt olarak kabul etmemektedir. Ancak kan gruplarının
ortaya çıktığı şu 100 yıllık süreçte alternatif tıp akımları (Yazılan kitaplarda da bu yöntemin direkt
kabul edilebilecek bilimsel bir veri değil, diğer verileri tamamlayıcı alternatif tıp yöntemi olduğu dile
getirilmiştir) kan gruplarının sadece beslenmeyle alakalı değil, kişinin ırk-kültür-yaşadığı coğrafya
ile ilgili özelliklerini yansıttığını savunmuşlardır. Hatta Japonya’da son 20 yıldır yükselen bir trend
olarak “Ketsu-eki Gata” adı verilen kan grubu analizi yapılmıştır. Bu analize göre personel alımları,
satın alma alışkanlıkları, eş veya arkadaş seçimi gibi birçok konuda çıkarımlarda bulunulmuştur.
Japonya’da hemen hemen her yerde kan grubu analizi yapan paralı makineler bulunur.

İnsan türünün besin zincirindeki diğer tüm canlıları tüketebilir hale gelmesiyle 0 kan grubu
gelişimini tamamlamış, avcı-toplayıcı toplumdan yerleşik çiftçi toplumuna geçiş sonucu A grubu
ortaya çıkmış, insan kavimlerinin Afrika’daki yurtlarından Avrupa-Asya-Amerika’ya göçü sonucu
ırkların karışmasıyla B grubu ortaya çıkmış, birbiriyle hiçbir ilişkisi olmayan grupların modern çağda
bir araya gelmesiyle AB kan grubu ortaya çıkmıştır.

Kan grupları ve beslenme ilişkisini incelemeye başladığımızda bu ilişkinin kanımızda
bulunan “Lektin” adlı proteinlerden kurulduğunu görüyoruz. Bu proteinin kana verdiği birleşme,
yapışma özelliği sayesinde kan grubu atalarımızla benzer sindirim, bağışıklık sistemi özellikleri
gösterdiğimiz öne sürülen savlardandır. Bu savlara paralel olarak her kan grubunun farklı sindirim
ve bağışıklık özelliklerinin bulunması, her bir kan grubunu farklı beslenme modellerine itmelidir.
Çünkü bu lektinler farklı kan gruplarında yenilen besinlere farklı antijenlerle tepkiler vermektedir.
Uygun olan besinin sindirimi, kullanılması kısacası metabolizmaya adapte olması daha kolaydır. Kan
gruplarına göre beslenme testi olarak kullanılan “İndikan testi” adlı bir analiz yöntemi mevcuttur
ancak günümüzde kan gruplarına göre beslenme bilimsel kabul görmediği için bu pahalı testi yapan
hastane neredeyse hiç yoktur.

Kan grubu diyetine göre 5 basamaklı bir yol izlenir. 1. basamak diyetin uygunluğu, 2.’si
öğünlerin planlanması, 3.’sü kilo verme faktörleri (kilo vermeyi hızlandıran veya yavaşlatan
yiyecekler), 4.’sü besin takviye önerileri ve 5.’si kan grubuna göre mizaç özellikleridir. Bu diyete göre
besinler 16 yiyecek grubuna ayrılmış ve ayrıca “çok faydalılar”, “faydalı yada zararlı olmayanlar”
ve “uzak durulması gerekenler” diye kategorize edilmiştir. Kan grubu diyetine göre farklı kan
gruplarının beslenme planlarını inceleyelim.

0 GRUBU DİYET ÖZELLİKLERİ

Avcı kan grubu olarak adlandırılır. Nedeni sindirim sistemlerinin en eski insanlara göre
çalışmasıdır. Bu nedenle bu grubun başarısı yağsız, kimyasaldan arınmış et ve kümes hayvanlarıyla
balık tüketmesine bağlıdır. Süt ürünleri ve tahıllar bu gruba önerilmez. Buğday glüteni, mısır, kuru
fasulye, mercimek gibi besinler kilo almaya yardımcı besinler olurken, deniz yosunu, deniz ürünleri ve
iyotlu tuz (genelde tiroit hormonu bozuklukları yaşadıkları için), karaciğer kilo vermeye yardımcıdır.
Pastırma/jambon dışında her türlü eti yağsız tüketebilirler. Deniz ürünleri ideal besinlerdir. Süt
ürünleri bu kan grubu için uzak durulması gereken besinlerdendir. Çok az miktarlarda tüketimi
esas olmalıdır. Simit ve her türlü ekmek uzak durulması gereken yiyeceklerdir. Zeytinyağı ve keten
tohumu yağı az miktarda tüketimi idealdir. Kepekli çavdarlı ekmekler daha uygundur. Mantar,
patates, mısır, karnabahar, siyah zeytin gibi besinler uzak durulması gereken besinlerdendir.
Yüksek asitliği olan armut, portakal, mandalina, kivi ve böğürtlen ve kavun yenmemesi gereken
meyvelerdendir. Muz, mango, kiraz, erik ve incir faydalı meyveler grubuna girer. Her türlü sostan
uzak durulmalıdır. İçecek olarak en uygunu maden suyu ve yeşil çaylardır. Bu kan grubunda B-K
vitamini, kalsiyum, iyot, manganez alımına dikkat edilmelidir. Bunların eksikliği belirgin rahatsızlıklara
yol açar. Bu kan grubuna sahip insanların kişisel özelliklerine bakılırsa güç, direnç, özgüven, cesaret,
sezgi, doğuştan iyimserlik gibi özellikler gösterir. Liderlik vasıfları ön plandadır.

A GRUBU DİYET ÖZELLİKLERİ

Çiftçi kan grubu olarak adlandırılırlar. Hassas bir sindirim sistemine sahiptirler. Bu nedenle
vejetaryen beslenme düzeni faydalıdır. Oldukça hassas bir bünyeye sahip oldukları için tamamen saf
ve doğal gıdalar tüketmeye çalışmalıdırlar. Et ve süt ürünleri hızla kilo aldırırken; soyalı yiyecekler,
sebzeler kilo vermede yardımcı olacaktır. Eti tamamen menülerinden çıkarmalıdırlar. Çok az
miktarlarda deniz ürünleri tüketilebilir. Yine süt ürünleri de hayvansal olduğu için çok az miktarlarda
fermante edilmiş olarak tüketilmelidir. Mukus üretimi az olan bu grupta buğdaylı besin tüketimi
oldukça az olmalıdır. Protein alımı, et ürünleri tüketiminin az olmasıyla çok aza indirgenen bu grup
makarna ve tahıllarla protein alımını arttırmalıdır. Sebzeler A grubunun tüketimi için çok önemlidir.
Lahana, biber, domates, patlıcan gibi her türlü sebze ve mantar dışındakiler tüketilebilir. Muz ,
mandalina, kavun dışındaki meyveler tüketilmelidir. Kahve ve yeşil çay ideal içeceklerdendir. B-C-
E vitaminleri kalsiyum, demir, çinko, selenyum, krom alımlarına özellikle dikkat edilmelidir. Bunların
eksikliğinde görülen bozukluklar daha belirgindir. Kişisel özelliklerine bakılırsa dürüst, mazbut,
yasalara saygılı, kontrollü insanlardır. Endişelerini çoğu zaman gizlerken hemen parlama özelliğine
sahiptirler. Hitler’in bu kan grubundan olduğu bilinmektedir.

B GRUBU DİYET ÖZELLİKLERİ

Göçebe kan grubu olarak adlandırılırlar. Bağışıklık ve sindirim sistemleri güçlüdür, esnek bir
beslenme düzenine sahiptirler. En çok kalp hastalıkları ve kansere yakalanan gruptur. Ancak birçok
hastalığın etkisinden kurtulabilen ve kan grupları içerisinde en fazla ömür ortalamasına sahip olan
kan grubudur. Mısır, mercimek, buğday kilo almasına direkt etki ederken, yeşil sebze, et, karaciğer,
süt ürünleri kan gruplarına inat kilo vermelerinde yardımcıdır. Kırmızı et tüketimi çok faydalıdır.
Buna karşın beyaz et tüketiminden uzak durmalıdırlar. Süt ürünlerinin tadını çıkarabilen tek gruptur.
Nedeni bu grubun şekerinin süt ürünlerinin şekeriyle benzer olmasıdır. Pirinç, yulaf ve kepekli
ürünler in tüketimi idealdir. Buğday, mısır ve çavdar ekmeği dışındaki ekmeklerin tüketimi önerilir.
Enginar, domates, mısır dışındaki sebzeler tüketilmelidir. Avokado, hurma, nar, kavun dışındaki
meyveler tüketilmelidir. Yeşil çay bu grup için en ideal içecektir. Magnezyum, B vit. Eksikliği en çok
görülen eksiklikler olduğundan bu eksikliklere dikkat edilmelidir. Kişisel özelliklerine bakılırsa esnek,
yaratıcı, hastalıklara dayanıklı, uyumlu ve çalışkandırlar. Bir diğer isim olarak denge kan grubu olarak
adlandırılır.

AB GRUBU DİYET ÖZELLİKLERİ

Gizemli kan grubu olarak adlandırılır. Nitekim diğer kan gruplarının bileşkesi olarak ortaya
çıkmasıyla birçok özelliği üzerinde taşır, belirgin sınıflandırması yoktur. Dünyada RH faktörü
katılmadan en az bulunan kan grubudur. Kırmızı et, barbunya, mısır kilo almasına neden olurken,;
tofu, deniz ürünleri, süt ürünleri, yeşil sebzeler kilo vermeye yardımcı yiyeceklerdir. Hindi eti dışında
et tüketimi istenmemektedir. Çok çeşitli deniz ürünleri tüketebilirler. Levrek, mezgit, alabalık gibi
balıklardan uzak durmalıdır. Süt ürünleri tüketiminde B grubuyla benzer özellikler taşır. Yulaf, çavdar,
esmer pirinç ekmeği tüketilmesi ideal; mısır unu, mısır gevreği, karabuğday ürünleri tüketimi uygun
olmayan tahıl ve ekmek grubuna girmektedir. Biber, mısır, turşular, enginar dışındaki sebzelerin
tüketimi idealdir. Muz, avokado, mango, ayva, nar dışındaki meyveler idealdir. Yeşil çay bu grup
içinde en uygun içecektir. C vitamini, çinko, selenyum eksikliği hastalıkları ön plandadır. Bu nedenle
bu vitamin minerallerin alımlarına dikkat edilmelidir. Kişisel özelliklerine bakıldığında maneviyatına
düşkün, kin tutmayan, tüm durumlara adapte olabilen, titiz, uyumlu insanlardır. İsa peygamberin bu
kan grubu olduğu bilinmektedir.(O döneme ait kalan kanlı cübbesinden analiz edilmiştir.)

KAN GRUBU DİYETİNİN YORUMLANMASI

Kan grubu diyetine ilişkin birçok yayın incelendiğinde, iddiaları yukarıdakilere benzer
maddeler halinde özetlenebilir. Bu diyetin yorumunu yapacak olursak, çıkış noktasının mantıklı
olmasına rağmen birçok noktada yetersiz ve dayanaksız kaldığını söyleyebiliriz. Kişiye özgü beslenme
modellerini ele almamız gerektiğini bilen ve vurgulayan diyetisyenler, beslenme uzmanları için bu
diyet tekdüze bir diyet olacaktır. Çünkü hiçbir analiz ve hesaplama önermemektedir. Kişileri belli başlı
4 ana gruba ayırmakta ve koyduğu sert yasaklarla kişilere önerdiğimiz önemli besin gruplarını (süt ve
süt ürünleri, et, kuru baklagiller ve yumurta gibi) yasaklayarak sağlıklı olmayan öneriler getirmektedir.
Ayrıca kitaplarda yazılan birçok besin ülkemizdeki insanların pek içli dışlı olmadığı besinler olarak
göze çarpmaktadır. Diğer bir olumsuzluk ise kitaplardaki diyetlerin çok yoğun oluşudur. Bu
nedenle uygulamaya geçirmek isteyen insanlar için karmaşık olabilecektir. Uygulama açısından
düşündüğümde ve çevremdeki bazı insanların beslenme düzenini sorguladığımda benzer durumları
gördüğüm gibi, bunun aksi yönde durumlarla da karşılaştım.

Kan grubu diyetinin sadece “alternatif tıp yöntemi” arasında yer aldığını, son zamanlarda
hastalıklarla ve beslenmeyle ilişkisi araştırılsa da somut bulguların elde edilemediğini tekrar
vurgulamak isterim. Genelde bu akımı dünya çapında uygulayan ve denetleyen insanların
diyetisyenler, beslenme uzmanları değil alternatif yöntemlerle uğraşan insanlar olduğu
görülmektedir. Son dönemde popüler hale gelmeye başlayan bu diyet yöntemi bazı forum
sayfalarında yakın geleceği bir süre meşgul edecek konular arasında gösterilmektedir.

Kan gruplarına göre beslenme konusunda ekleyeceğiniz ekstra bilgileri ve yorumlarınızı bekliyoruz.

 

Bugün için Okunma Sayısı : 1%sayac_bugun%
Toplam Okunma Sayısı : 4%sayac_toplam%

mail-grubu
Önceki haberÖzel İbn-i Sina Hastanesi ne diyetisyen aramaktadır
Sonraki haber” BEYNİNİZİN İSTEDİĞİNİ DEĞİL,METABOLİZMANIZIN İHTİYACI OLAN GIDALARI TÜKETMELİSİNİZ.”
Kayseri doğumlu olan Diyetisyen İbrahim Taşdelen Kayseri Fen Lisesi’nin ardından Ankara Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünü başarıyla bitirmiştir. Üniversitede okuduğu dönem süresince sayısız sosyal aktiviteye katılan Diyetisyen İbrahim Taşdelen aynı zamanda birçoğuna liderlik ederek yönetici vasfıyla da ön plana çıkmıştır.Ankara üniversitesi sağlık bilimlerinde fakültesinde kurduğu ANKÜBEST(BESLENME VE DİYETETİK TOPLULUĞU) ile sayısız aktivite düzenlemiş diyetisyenlik eğitimini sosyal yönden güçlendirmiştir. Dukan Diyetiyle ve Kan Gruplarına göre beslenmeye dair yaptığı incelemeleri www.gencdiyetisyenler.com sitesinde yayınlanmış ve hem diyetisyen camiasında hem de diğer insanlar arasında olumlu büyük etkiler bırakmıştır. Üniversite dönemi boyunca bölümünün temsilciliğini üstlenen diyetisyen ibrahim Taşdelen aynı zamanda 3. Sınıfta bölüm asistan öğrenciliği yaparak bölüm hocalarıyla kurduğu sağlam iletişim sayesinde akademik yaşamada göz kırpmıştır. Üniversite eğitimi süresince; Ankara Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi kurum mutfağında toplu beslenme sistemleri stajını ;Gazi Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi Cebeci Hastanelerinde yetişkinlerde beslenme stajı, paranteral ve enteral beslenme , tıbbi beslenme tedavisi ve yöntemleri stajını, Gülhane Askeri Tıp Akademisi(GATA)’DA ise çocuk beslenmesi ve çocuklarda paranteral enteral beslenme stajlarını başarıyla tamamlamıştır. Ayrıca bunlara ek olarak son yılında Türkiye’nin en başarılı diyetisyenlerinden olan Elvan Odabaşı Kanar’ın kilo yönetim merkezi olan Formeo’da gönüllü staj yapmış ve Formeo’da bulunduğu dönemde birçok projede yer almıştır. Lisans tezini Ankara Üniversitesi Bölüm Başkanı Prof.Dr METİN SAİP SÜRÜCÜOĞLU önderliğinde ‘Öğrencilerde etiket okuma alışkanlığının beslenme alışkanlıklarına etkisi üzerine yapmıştır. Mesleki alanda çoğu eğitim ve seminerlere katılan diyetisyen ibrahim Taşdelen’in Hacettepe Mezuniyet Kursu(Haziran,2013),3. Ulusal Sağlıklı Yaşam Sempozyumu, Kardiyovasküler Hastalıkların Önlenmesi ve Tedavisinde Beslenme, Kardiyoloji Diyetisyenliği(Mart, 2013),Formeo ‘’İpek Kadınlar 3.yıl etkinliği’’ görevli stajyer diyetisyen • teori ve Pratikte Diyetetik Yaklaşımlar(Mart, 2013) • Bilim Işığında İşin Aslı ( Ocak, 2013) • Hastalıklarda Diyet Tedavisinin Klinik Uygulamalara Yansıması(Kasım, 2012) • İletişim Becerileri (Mayıs, 2012) • II.Ulusal Sağlıklı Yaşam Sempozyumu ‘’Kanserin Önlenmesi ve Tedavisinde Beslenme&Onkoloji Diyetisyenliği(Şubat,2012) sertifikaları bulunmaktadır.

16 YORUMLAR

  1. diğer yazılarınızı da takip ediyorum … emeklerinize sağlık … devamını bekliyoruz. bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim.

  2. Kardeşim on numara olmuş yazın. Bu piyasada çok iş yapacağını düşünüyorum. Devamını getir yazılarının.

  3. Mesaj
    ben de beslenme ve diyetetik bölümünde okuyorum ama bu takım ilginç bilgileri ve diyet yöntemlerini okuldan çok günlük hayatta duyuyorum.bilindiği üzre insanlar bu takım ilginç zayıflama yöntemlerine çok ilgi duyuyor … kan grubuna göre nasıl diyet yapılacağını bana sorduklarında böyle bir diyetin olup olmadığı konusunda şüphe duyduğum için onları bilgilendirmede yeterli olamıyordum.bu konuda bilgi sahibi olmama yardımcı olduğun için teşekkür ederim ibrahim.

    • Ben teşekkür ederim gayet samimi yorumun için :)Zaman geçtikçe insan artık sorulara dayanamıyor ve okumaya başlıyor.Mesleğimiz çok güncel.Her daim güncelle olmak dilegiyle :)

  4. İbrahim Ellerine Sağlık,

    Çok güzel bir çalışma çıkmış ortaya. Almış olduğun eğitimlerin karşılığını şimdiden dööktürmeye başlamışsın. Başarılarının devamını dilerim.

    • Bu yorumunuzu gördüm ve cidden emeğimin karşılığını aldım dedim.Sizin gibi önemli bir Diyetisyen’den bunu duymak cidden gurur verici.Yolunuzdan gideriz umarım :)

  5. Yazınızı okudum fakat yazdıklarınızın çoğuna katılmıyorum. Mesela a grupları et yiyemez deniyor, A grubu et yiyemez deniyor, yiyenler varsada a sıfırdır deniyor. A gruplarında sorduklarımın çoğu et yiyemiyor, yiyenlere soruyorum annen yada baban sıfırmı diyorum, sorduklarımın hepsi evet diyor. 20 yıl boyunca denemediğim yöntem kalmadı hep kilo aldım ve sağlığım bozuldu. Kan grubuna göre beslenme ile 6 ayda 21 kg verdim, oruçları da uygulayarak tam 5 adet rahatsızlığım geçti. 2 öğün yemeye başladım, devamlı dinçim, sağlığım yerinde 5 saat uyku yetmeye başladı. Ağırlık çökmüyor. Etrafımda uygulattığım bütün insanlar sağlığına kavuştu dua ediyorlar.

    • Sanırım ”Can Boğazdan Çıkar” kitabından uyguluyorsunuz diyetinizi.Kitap üzerinden eleştri yapmaktansa direk söyleyeyim.Bazı yöntemler kısa sürede etki gösterebiliyor bu kısa süre 1 2 gün degil.1-2 yıl olabiliyor ancak uzun vadedeki etkisini bilemiyorsunuz, umarım uzun vadede sağlık sıkıntınız olmaz.Oruçları uyguladım diyorsunuz oruçlar yaklaşık 1-2 günlük açlıklar istiyor insanlardan keza yine şunu da söyleyeyim A grubu benim tanıdığım eti çok seven insanlar var.Bilimsel dile hakim olmayan bu yöntemi ne yazıkki biz diyetisyenler öneremeyiz, zaten kitabımızın yazarıda sağlıkla ilgili herhangibir meslek erbabı değildir.Sizin doğrularınıza ters düşşede durumlar böyle.

Yoruma kapalı.