Naile Gül Sağlam Karaciğer Sirozu ve Beslenme Tedavisi
Naile Gül Sağlam Karaciğer Sirozu ve Beslenme Tedavisi
www.diyetisyenstore.com

KARACİĞER SİROZU VE BESLENME TEDAVİSİ

Naile Gül SAĞLAM
Naile Gül SAĞLAM

 Karaciğer sirozunu Dünya Sağlık Örğütü (DSÖ) ‘karaciğeri yaygın olarak tutan, fibrozisle ve normal yapının yerini anormal nodüllerin alması ile ortaya çıkan değişim’ olarak tanımlamaktadır. Küresel sağlığın önemli bir nedeni olan karaciğer sirozu, 2010 yılında dünyada bir milyondan fazla kişinin ölümüne (tüm ölümlerin %2’si) neden olduğu tespit edilmiştir.

Karaciğer sirozu 4 grup altında sınıflandırıldığında;

Etiyolojik sınıflandırma

  1. Viral hepatitlere bağlı siroz (B, C hepatit)
  2. Alkole bağlı siroz (alkolik siroz)
  3. Uzamış kolestazise bağlı siroz
  4. İlaç ve toksik maddelere bağlı siroz
  5. Metabolik bozuklulara bağlı siroz
  6. İmmünolojik bozukluklara bağlı siroz
  7. Ender nedenlere bağlı siroz (konjenital sitiliz, fibrokistik hastalık )
  8. Kriptojenik (nedeni bilinmeyen siroz)

Fonksiyonel sınıflandırma

  1. Aktif siroz (sarılık ve transaminaz enzimlerinin yüksek olması)
  2. İnaktif siroz

Morfolojik sınıflandırma

  1. Mikronodüler siroz (nodüller 3 mm’nin altındadır.)
  2. Makronodüler siroz (nodüller 3 mm’nin üzerindedir.)

Klinik sınıflandırma

  1. Latent siroz (klinik ve laboratuar bulgusu yoktur.)
  2. Klinikte tanınan siroz (kompanse sirozda ascit yoktur, dekompanse sirozda ise ascit ve hepatik ensefalopati vardır.)
karaciğer sirozu
karaciğer sirozu

Karaciğer Sirozunun Etiyolojisi

    Alkol tüketiminin fazla olduğu kişilerin yeterli ve dengeli beslenmedikleri bilinir. Bu nedenle, alkolün malnütrisyona yol açtığı ve dolaylı olarak siroz oluşumunu etkilediği sonucuna varılır. Bunun dışında alkolün karaciğer üzerine doğrudan toksik etkisi de vardır. Böylece karaciğer hücrelerinin yıkımı hızlanır.

Yetersiz ve dengesiz beslenmenin siroza neden olduğu görülmüştür. Sirozlu hastalarının diyetlerinin protein ve vitaminlerden yetersiz karbonhidratlardan zengin olduğu belirlenmiştir.

Hepatit virüslerinden özellikle B ve C virüsleri sirozun en sık karşılaşılan nedenlerindendir.

Karaciğer Sirozunun Belirtileri

Kusma, bulantı, iştahsızlık, epigastrik ağrılar, halsizlik artması, ödem, ascit, demir eksikliği anemisi ile beraber sarılık da görülebilir. Karaciğer yetersizliği nedeniyle bilirubin metabolizması bozulduğu ve hemoliz arttığı için sarılık gözlenebilir. Folik asit eksikliği nedeniyle olan makrositik anemiye de sıklıkla rastlanır.

karaciğer yağlanması genç diyetisyenler
karaciğer yağlanması genç diyetisyenler

Karaciğer Sirozunun Komplikasyonları

  1. Portal hipertansiyon: Karaciğerin yapısı bozulduğu için portal kan akımına karşı bir direnç oluşur ve portal kan basıncı artar. Portal hipertansiyonun en önemli komplikasyonu özefagus varis kanamalarıdır ve ölümle sonuçlanabilir. Damarların duvarlarındaki yüksek basınç yırtılmaya neden olur ve kanama başlar.
  2. Ascit: Periton boşluğunda fazla miktarda sıvı birikmesine ascit denir. Sirozda ascit, genellikle portal hipertansiyon, hiperaldosterizme bağlı böbrek sodyum ve su atımının bozulması, antidiüretik hormon düzeylerinin yükselmesi ve hipoalbuminemi gibi faktörlerin sonucu olarak oluşur.
  3. Elektrolit dengesinin bozulması: Sirozlu hastalarda böbrek fonksiyonu bozulur. Ascit nedeniyle kan hacmi azalır, buna bağlı olarak böbreklerden geçen kan miktarı azalır. Bu durumda böbreklerden renin salgılanır. Anjiotensin  I-II uyarılır. Bu hormonlar da aldesteron hormonunu uyararak sıvının geri emilimini sağlar. Böbreklerden sıvı atımı azalır, böbreklerden sodyum atımı azalır ve sodyum birikimi sonucu vücutta ödem ve ascit oluşur.
  4. Hepatik ensefalopati: Genellikle kronik karaciğer hastalığının komplikasyonu olan bir sendromdur. Başlıca nedeni, portal kanın büyük bir kısmının karaciğere uğramadan sistemik dolaşıma geçmesidir. Hepatik komada plazma dallı zincirli amino asitleri ile aromatik amino asitler arasındaki denge bozulmuştur. Asit-baz ve elektrolitlerde de değişiklikler olur. Özellikle potasyum eksikliği komayı çabuklaştırır.

Tedavi

Mutlak dinlenme, alkolün kesilmesi ve ilaç tedavisi yanında uygun diyet tedavisi düzenlenmelidir.

tedavi
tedavi

Diyet Tedavisi

Beslenme durumu sirozlu hastaların mortalitelerinde önemli bir risk faktörüdür. Sirozlu hastalarında çoğunluğunda protein enerji malnütrisyonu görülmektedir.

karbonhidrat ve nişasta
karbonhidrat

Enerji: Karaciğerin yenilenmesi ve protein katabolizmasının önlenmesi için yeterli enerji alımı önemlidir. Eğer hasta normal kilosunda ise günlük verilecek enerji miktarı kilosunu koruyacak şekilde olmalıdır. Diyet protein sınırlaması var ise proteinlerin enerji için kullanımını önlemek için yüksek enerji (2500-3000 kalori/gün) verilmelidir. Ayrıca hasta malnütrisyonlu veya vücut ağırlığı düşük ise yine yüksek enerji verilmelidir. Hasta normal kilosundan fazla ise ve diyette protein sınırlaması yoksa, olması gereken ağırlığa getirilmelidir. Çünkü vücuttaki aşırı yağ karaciğer dejenerasyonunun artmasına yardımcı olur.

Karbonhidrat: Eğer protein sınırlaması yoksa günlük enerjinin yaklaşık %55-60’ı karbonhidratlardan gelmelidir. Ancak, protein sınırlaması varsa karbonhidrat miktarı daha da artırılmalıdır.

Protein: Hastanın klinik ve laboratuvar bulgularına göre düzenlenir. Eğer kan amonyak düzeyi normal ve hepatik ensefalopati gelişmemişse, fakat malnütrisyon varsa karaciğerin fonksiyon gören dokularının onarımı ve plazma proteinlerinin normal düzeyde tutulabilmesi için günde 70-100 gram veya 1-1.5 gram/kg protein verilmelidir. Sirozlu hastaların kanlarında dallı zincirli amino asitlerin (löysin, izolöysin, valin) düzeyleri normalden düşükken aromatik amino asitlerin (triptofan, fenil alanin, tirozin) düzeyleri artmıştır. Diyette dallı zincirli amino asitler arttırılmalıdır. Bitkisel proteinli besinlerin dallı zincirli amino asit oranı, aromatik amino asit oranına göre daha yüksektir. Protein intoleranslı hastalarda nitrojen dengesini düzeltmek için dallı zincirli amino asitler oral yoldan günlük 0.25 g/kg önerilebilir.

Yağ: Genel olarak enerjinin yağdan gelen oranı %25-30 arasında olmalıdır. Hastada steatore varsa diyetin yağı azaltılır ve uzun zincirli yağ asitleri tercih edilir.

Sodyum ve sıvı: Sirozlu hastada ascit ve ödem yoksa sodyum ve sıvı sınırlanmaz. Ancak, ascit ve ödem varsa sıvı ve özellikle sodyum sınırlanır.

Naile Gül Sağlam Gıda Katkı Maddeleri
Naile Gül Sağlam Gıda Katkı Maddeleri

Posa: Sirozlu hastada gastro-intestinal sistem komplikasyonları gelişmemişse konstipasyon oluşumunu önlemek için diyet bol posalı olmalıdır. Eğer hastada özefagus varisleri varsa diyet sulu, yumuşak kıvamlı ve düşük posalı olmalıdır.

Potasyum: Genelde kan potasyum düzeyleri düşük olduğu için bu durumdaki hastaların diyetlerinde potasyum miktarı artırılmalıdır. Diyette sebze ve meyve gibi potasyum kaynaklarının yanında hastaya potasyum klorürde verilmelidir.

Diğer vitamin ve mineraller: Hastada steatore ve emilim bozukluğu varsa yağda eriyen vitaminlere gereksinim (A,D,E,K) artar. Bu hastalarda yetersiz besin tüketimi ve GİS kanamaları nedeniyle kalsiyum, diüretik ilaç tedavisi nedeniyle çinko ve magnezyum gereksinmesi de artar.

Karaciğer sirozunda S- adenosil –L-methionin sentetaz aktivitesi azalır, bu enzimin eklenmesinin olumlu sonuç verdiği görülmüştür.

Yazar Naile Gül SAĞLAM

Kaynaklar

  1. ULUÇAY V, SAKA M (2016) Karaciğer Sirozu ve Hepatik Ensefalopatide Nutrisyon Güncel Gastroentroloji 20/3, 305-316.
  2. AYDIN ÇİL M, DOKUZ B, ARSLAN B (2017) Karaciğer Sirozu ve Beslenme Tedavisi Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi 20/3, 225-229.
  3. MERCANLIGİL SM (2014) Diyet El Kitabı 8. Baskı, Hatipoğlu Yayınevi, Ankara, 189-199.

 

 

 

mail-grubu