Categories: Genel

Çikolata – Nagihan Kırcalı

 

ÇİKOLATA..                                            

 

Nagihan Kırcalı – Ege Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik

Asırlardır kakao, sadece lezzetiyle değil sağlığa yararlarıyla da tanınmaktadır. Kakao ağacının adı, Yunanca theo (tanrı) ve broma (içecek) kelimelerinden oluşan; theobrama‘dır. İlk kullanım tarihi MÖ 1600’lere kadar dayanır. Aztek İmparatorluğu tarafından ‘dayanıklılık sağlayan, yorgunluğu gideren ilahi içecek’ olarak tanımlanmıştır. Yeni Dünya’nın keşfiyle kakao, 16. yüzyılda Avrupa’ya gelmiş ve böylece modern çikolata endüstrisinin temelleri atılmıştır.

Bilimsel bir dergide çikolata ve bir antioksidan olarak çikolatanın yararlarından bahsedileli tam 15 yıl oldu. Bu süre zarfında çikolatanın antioksidan kapasitesini geliştirdiği, kan basıncını azalttığı,insülin duyarlılığını arttırdığı, platelet aktivasyonunu düşürdüğü, endotelyal fonksiyonları geliştirdiği, inflamasyonu azalttığı ve kardiyovasküler hastalıklarla ilişkili bulunduğu tespit edildi.

İlk epidemiyolojik kanıtlar Kuna Hintlileri üzerinde yapılan çalışmalar sonucu saptanmıştır. Kunalılar yaşa bağlı kan basıncı artışı ve arteriyel hipertansiyon geliştirmeyen birkaç topluluktan biriydi. Araştırmalar sonucunda her gün büyük yüksek miktarlarda hatta tuzla bile kakao tükettikleri fark edildi.

Diyet, kronik hastalıklardan korunmada en önemli faktörlerden biridir.Epidemiyolojik çalışmalar, diyette bitki kökenli besin alımının kardiyovasküler hastalık ve inme riskini azalttığını göstermiştir. Bitter çikolata da sağlığa yararlı flavanoidden zengin gıdalar arasındadır. İçerdiği %60 sature,%30 monoansature, %3 linoleik yağ asitleri, potasyum, magnezyum gibi önemli mineraller ve flavanoidler kardiyovasküler risk faktörlerini azaltmaktadır.

Vasküler tonunun düzenlenmesi, katekolaminler, vazoaktif peptitler, prostaglandinler ve en önemlisi nitrit oksitin işlevlerinin bir sonucudur. Flavanolden zengin besinler ve nitrikoksit bağımlı damar fonksiyonu arasındaki ilişki ilk defa Schroeter et al çalışmasında tespit edilmiştir.(11) Kardiyovasküler risk faktörlerini taşıyan hastalara flavanol oranı yüksek kakaolu içecek(176-185 mg) suplementasyonu sonucu NO bioyararlılığının arttığı görülmüştür.

Tauber ve ark. tarafından yapılan bir araştırmada günlük 6 gram bitter çikolata tüketiminin sistolik kan basıncında 2.9+-1.6 mmHg ve diastolik kan basıncında 1.9+-1.0 mmHg gibi anlamlı bir azalmaya sebep olduğunu belirtilmiştir.

Yapılan araştırmalarda hipertansif bireylerde 2 haftadan uzun süre günlük 100 gram flavanolden zengin çikolata alımının, total kolesterol ve LDL düzeylerinde %12 oranında azalma olacağı tespit edilmiştir.

İnflamasyonun, kardiyovasküler hastalıkların esas etmeni olduğuna dair kanıtlar giderek artmakta.(32) Besinsel flavanoid alımı ile kardiyovasküler hastalıkların önemli bir markerı olan kronik inflamasyon arasında zıt bir ilişki bulunmuştur.(33) 2141 kişiyle yapılan bir araştırmada 3 günde 1 20 gram flavanolden zengin çikolata alımının CRP konsantrasyonunu azalttığı görülmüştür.

Çikolata, içerdiği flavanoller , epicatechin ve catechin sayesinde birçok hastalığa karşı koruyucu bir etkiye sahiptir. Kakaonun antioksidan aktivitesi ile endotel fonksiyonlarını düzenlediği, inflamasyonu ve LDL kolesterolü azalttığı böylece de kardiyovasküler hastalıkları önleyebileceği gösterilmiştir. Kakaonun antioksidan etkilerini gösterebilmesi için en az 2 hafta süre ile düzenli tüketilmesi gerektiği düşünülmektedir. Bu etkiden yararlabanabilmek için hangi çikolatayı tüketmemiz gerektiği sorusuna gelince; kakao oranı en az %70 olan ve süt içermeyen çikotaların etkili olduğu; sütün kakao flavanoidlerinin etkisini inhibe ettiği düşünülmektedir. Flavanolden zengin çikolatanın çeşitli alanlardaki etkilerini kanıtlayan, uygun dozları ve kullanım süresini açıklayan çalışmalara halen gereksinim duyulmaktadır.

 

 

 

 

 

 

Genç Diyetisyenler Ekibi

genc.diyetisyenler@gmail.com Beslenme ve Diyetetik Bölüm Portalı

Recent Posts

3. Ulusal Cerrahi Onkoloji Sempozyumu

3. Ulusal Cerrahi Onkoloji Sempozyumu ile 2. Ulusal Cerrahi Onkoloji Diyetisyenliği ve Hemşireliği Sempozyumu, ‘Evre…

2 hafta ago

Sağlık Bakanlığı’ndan Yeni Kurumsal Kimlik ve Kıyafet Standartları

Sağlık çalışanları için tek tip kıyafet dönemi başlıyor T.C. Sağlık Bakanlığı, 2025 yılı itibarıyla kurum…

3 hafta ago

İrritabl Bağırsak Sendromu Gibi Görünen Nikel Alerjisi – Olgu Sunumu

Dirençli IBS vakalarında nikel alerjisi göz ardı edilen bir neden olabilir. Nikel açısından zengin gıdaların…

4 hafta ago

Herpes Zoster, Postherpetik Nöralji ve Zoster Aşısında Beslenme Faktörleri

“Herpes zoster (zona) ve postherpetik nevralji riskinde beslenmenin önemi büyük. Vitamin ve mineral eksiklikleri bağışıklığı…

2 ay ago

Metabolik ve Bariatrik Cerrahi (MBC) Diyetisyenliği Sertifika Programı

Bariatrik Cerrahi Diyetisyenliği Sertifika Programı, 16-19 Ekim 2025 tarihleri arasında düzenleniyor. Beslenme ve diyetetik öğrencileri…

2 ay ago

Kolorektal Kanser Riski İçin Diyet Genelinde Analizler

542.778 kadın üzerinde yapılan büyük ölçekli prospektif çalışma, alkol ve işlenmiş etin kolorektal kanser riskini…

2 ay ago