Categories: 2018GenelHaberler

Geç teşhis ve tedavi için AYM’den karar

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kararına konu olay, 2004 yılında Antalya’da yaşandı. Şehir planlamacısı ve gemi kaptanı olan çiftin, 21 Aralık 2004’te prematüre olarak bir kız çocukları dünyaya geldi. “İleri derecede prematüre, 1090 gram ağırlık, solunum sıkıntılı” durumda olduğu değerlendirildiğinden bebek, Antalya Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.

Gazete Habertürk’ten Fezvi Çakır’ın haberine göre; hastanenin yenidoğan ünitesinde bakıma alınan bebek, bir süre sonra taburcu edildi. 20 Nisan 2005’te bebek 5 aylıkken başka devlet hastanesinde bebeğe prematüre retinopatisi (bebeklerde görülen ve körlükle sonuçlanabilen bir göz hastalığı) teşhisi konuldu ve erken doğuma bağlı olarak her iki gözünde de görme yetisinin olmadığı tespit edildi. Bu tespit üzerine çift, Sağlık Bakanlığı aleyhine Antalya 1. İdare Mahkemesi’nde 35 bin TL maddi ve 15 bin TL manevi tazminat isteminde bulundu.

30 BİN TL MANEVİ TAZMİNAT ÖDENECEK

Antalya Devlet Hastanesi’nde bebeğin tedavisini yürüten hekim, mahkemeye gönderdiği dilekçede, taburcu işlemleri sırasında aileye bebeğin ilgili bölümlerde kontrole getirilmesi konusunda bilgi verildiğini söyledi. Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda ise prematüre bir bebekte doğumdan sonraki 4 ile 6’ncı haftalar arasında ilk göz muayenesinin yapılması gerektiği, 4 haftalıkken bebeğin taburcu edilmesinden sonraki ilk 2 hafta içinde göz muayenesinin yapılmasının uygun olduğu ve bu hususun aileye bildirilmiş olması gerektiği belirtildi.

Raporda ayrıca taburcu belgesinde bebeğin genel kontrole çağrıldığının kayıtlı olduğu ancak kontrole geldiğine dair bir tıbbi kaydın bulunmadığı ifade edildi. Hekimin aileye göz muayenesi hakkında öneride bulunduğuna dair beyanının mahkemece kabulü halinde idarenin hizmet kusuru bulunmadığı kaydedildi. Bu rapor üzerine mahkeme, 23 Ocak 2008’de davayı reddetti. Danıştay 10. Dairesi ise yerel mahkemenin kararını maddi tazminat yönünden onarken, manevi tazminat yönünden bozdu. Daire, “ilk muayenede geç kalınması” nedeniyle olayda hizmet kusurunun bulunduğunu belirterek aileye 30 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.

 

admin gencdiyetisyenler

Recent Posts

3. Ulusal Cerrahi Onkoloji Sempozyumu

3. Ulusal Cerrahi Onkoloji Sempozyumu ile 2. Ulusal Cerrahi Onkoloji Diyetisyenliği ve Hemşireliği Sempozyumu, ‘Evre…

2 hafta ago

Sağlık Bakanlığı’ndan Yeni Kurumsal Kimlik ve Kıyafet Standartları

Sağlık çalışanları için tek tip kıyafet dönemi başlıyor T.C. Sağlık Bakanlığı, 2025 yılı itibarıyla kurum…

3 hafta ago

İrritabl Bağırsak Sendromu Gibi Görünen Nikel Alerjisi – Olgu Sunumu

Dirençli IBS vakalarında nikel alerjisi göz ardı edilen bir neden olabilir. Nikel açısından zengin gıdaların…

4 hafta ago

Herpes Zoster, Postherpetik Nöralji ve Zoster Aşısında Beslenme Faktörleri

“Herpes zoster (zona) ve postherpetik nevralji riskinde beslenmenin önemi büyük. Vitamin ve mineral eksiklikleri bağışıklığı…

2 ay ago

Metabolik ve Bariatrik Cerrahi (MBC) Diyetisyenliği Sertifika Programı

Bariatrik Cerrahi Diyetisyenliği Sertifika Programı, 16-19 Ekim 2025 tarihleri arasında düzenleniyor. Beslenme ve diyetetik öğrencileri…

2 ay ago

Kolorektal Kanser Riski İçin Diyet Genelinde Analizler

542.778 kadın üzerinde yapılan büyük ölçekli prospektif çalışma, alkol ve işlenmiş etin kolorektal kanser riskini…

2 ay ago