Koenzim Q10 (KoQ10; Ubikinol-10 ve/veya Ubikinon-10); doğal olarak vücutta bulunan, yağda çözünen vitamin benzeri bir maddedir. En çok mitokondri iç membranında bulunur, mitokondride solunum zincirinde elektron taşıyıcısı olarak görev alır. Koenzim Q10, ilk kez 1957 yılında sığır kalp mitokondrisinden izole edilmiştir. Aynı zamanda iyi bir antioksidandır. Vücutta en çok bulunduğu hücreler kalp ve böbrek hücreleridir (bu organlarda enerji tüketiminin fazla olmasına bağlı olarak çok sayıda mitokondri bulunmasından). Yaşın ilerlemesiyle vücutta azalır.

NASIL ALINIR,HANGİ BESİNLERDE BULUNUR?
Yağda eriyen bir madde olması nedeniyle yağ varlığında aktif ubikinon formuna dönüşür. B6 varlığı biyoyararlılığını artırır.  Suplementlerin besinlerle birlikte alındığında biyoyararlılığın 3 kata kadar arttığı saptanmıştır. Endojen ve eksojen yolla elde edilir. Koenzim Q10, insanlarda Asetil-KoA ve eksojen kaynaklı tirozin amino asitinin katkılarıyla kolesterol biyosentezinin de gerçekleştiği ortak bir yolda sentezlenir. Eksojen koenzim Q-10 ise diyetten sağlanır. Koenzim Q-10ce zengin gıdalar başlıca kırmızı et ve balıktır. Tavuk eti, brokoli, soya fasulyesi gibi gıdalarda da bulunur. Diyette koenzim Q-10 zengini gıdalar alınsa bile günde 100mg elde etmek çok zordur. Bu yüzden de çoğunlukla suplement olarak alım yoluna gidiliyor günümüzde.

  PEKİ FAYDALARI NELER?
Özellikle kolesterol ilaçlarının  hastalarda koenzim Q-10 seviyesini azalttığı görülmüştür bu yüzden bu hastalarda koenzim Q-10 bir uzman önerisiyle takviyesi alınmalıdır. Hipertansiyon hastalarında, hipertansiyon ilaçlarıyla birlikte 120 mg/gün doz alımının faydalı olduğu saptanmıştır.2002’deki bir çalışmada migren hastası bireylere 150mg/gün koenzim Q-10 verilmiş ve 3 ay sonunda hastaların %61 inde migren şikayetlerinde %50 azalma görülmüştür. Yine yapılan klinik deneylerle parkinson hastalığını ve kan lipit düzeyini olumlu yönde etkilediği görülmüştür. Atletik performansı artırmasından dolayı sporcularca da tercih edilmektedir.

Koenzim Q-10 kullanımı ve tüketimi ile ilgili ayrıntılı bilgiyi Diyetisyeniniz veya Doktorunuz karar verecektir. Ne zaman, ne kadar ve nasıl kullanıcağınız ile ilgili bilgiyi Lütfen kullanmadan önce Diyetisyeninize danışınız.

Öğr. Diyetisyen Asena Kübra Datlı
Kastamonu Üniversitesi

Genç Diyetisyenler Ekibi

genc.diyetisyenler@gmail.com Beslenme ve Diyetetik Bölüm Portalı

Recent Posts

Herpes Zoster, Postherpetik Nöralji ve Zoster Aşısında Beslenme Faktörleri

“Herpes zoster (zona) ve postherpetik nevralji riskinde beslenmenin önemi büyük. Vitamin ve mineral eksiklikleri bağışıklığı…

7 saat ago

Metabolik ve Bariatrik Cerrahi (MBC) Diyetisyenliği Sertifika Programı

Bariatrik Cerrahi Diyetisyenliği Sertifika Programı, 16-19 Ekim 2025 tarihleri arasında düzenleniyor. Beslenme ve diyetetik öğrencileri…

2 hafta ago

Kolorektal Kanser Riski İçin Diyet Genelinde Analizler

542.778 kadın üzerinde yapılan büyük ölçekli prospektif çalışma, alkol ve işlenmiş etin kolorektal kanser riskini…

2 hafta ago

Bitki Temelli Diyetlerde Osteoporoz ve Anemi Riski: Beslenme Eksiklikleri ve Klinik Etkileri Üzerine Sistematik Bir İnceleme

Bitki temelli diyetler sağlık ve çevre için faydalı olsa da, B12, demir ve kalsiyum eksiklikleri…

3 hafta ago

Eritrosit Yağ Asidi Profili, Akdeniz Diyeti ve Çocukluk Çağı Alerjik Astımında Astım Şiddeti: İspanya’da Yapılan Bir Kohort Çalışmasından Ön Bulgular

İspanya’da yapılan bu kohort çalışması, çocukluk çağı astımında Akdeniz diyetine bağlılık ve omega-3 yağ asidi…

4 hafta ago

Düşük FODMAP Diyetinin İrritabl Bağırsak Sendromu Olan Hastalar Üzerindeki Etkisi

Düşük FODMAP diyeti, IBS semptomlarını azaltmada etkili bir beslenme yaklaşımıdır. 10 haftalık bir klinik çalışmada…

4 hafta ago