YO-YO SENDROMU

Yazar: Stj. Dyt. Merve KABA

Birçoğumuz çevremizden ‘Verdiğim  kiloları geri aldım , ilk haftalar çok iyi kilo verdim ama şimdi tekrar alıyorum’ gibi cümleler duymuşuzdur. İşte bunun sebebi  bilinçsiz diyetin sonucu : YO-YO SENDROMU.

Yo-yo sendromu ya da Yo-yo Etkisi olarak bilinen durum, kişinin sürekli bir kilo alıp-verme döngüsü içinde olması ile tanımlanır. Bu isim, Yale Üniversitesi doktoru Dr. Kelly D. Brownell tarafından, yo-yo oyuncağının aşağı yukarı hareketi baz alınarak türetilmiştir. Yo-yo sendromu yaşayan kişiler kilo vermekte zorlanmamakta, ancak bu kiloyu korumakta güçlük çekmektedirler.

Genel olarak kilo verme amaçlı diyet yapan kişilerin sadece %5’i verdikleri kiloyu koruyabilmektedirler. Verdikleri kiloyu ya da daha fazlasını geri alan ve sonrasında tekrar ağırlık kaybetmeye çalışan insanlar bir kısır döngüye girer. Bir noktada ise vücut artık kilo vermeye direnç gösterir ve bu noktada kalır . Ağırlık kaybeden kişide kuvvetli yeme isteği ve takiben önlenemeyen geri dönüşler olmaktadır. Bunun nedeni henüz kesin olarak açıklanmamakla beraber, homeostatik regülasyon sistemi ile psikolojik faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir .

Nedir  bu Yo-Yo Sendromu’nun nedenleri?

-Aşırı yemek yeme ataklarının periyodik olarak tekrarlanması
-Sürekli kilo vermek amaçlı diyet uygulama
-Kendi sosyal yaşamına uymayan diyetleri kilo verme pahasına devam ettirme
-Egzersizi sadece diyet süresince yapma ve diyet bitiminde tamamen bırakma
-Zayıflama ilacı kullanımı
-Diüretik kullanma
-Diyet kampları
-Psikolojik durum değişiklikleri
-Toplu şişmanlık tedavileri

Peki neler yapmalıyız daha doğrusu yapmamalıyız?
Yo-Yo sendromuna kapılmamak için;

  • Metabolik hızımızı azaltan diyetler uygulamamalıyız ; kendimize özel diyetisyen tarafından hazırlanmış diyetleri uygulamalıyız çünkü bu diyetler metabolik hızlarımız hesaplanmış diyetlerdir.
  • Diyetle birlikte spor yapmaya özen göstermeliyiz ; hem metabolik hızımızı arttırmak hem de enerji harcamamızı arttırmak için.
  • Tek besine yüklenmemeliyiz. Öğünde 4 besin grubunun ( süt/et/tahıl/sebze-meyve ) da bulunmasına özen gösterilmeliyiz. Böylece hem yeterli besin öğelerini almış oluruz hem de diyetten sıkılmamış oluruz.
  • Hedeflediğimiz kiloya geldiğimizde diyetimizi bırakıp eski yaşam tarzımıza dönmemeliyiz. Burada da en önemli nokta diyetimizin yaşam tarzımıza uygun olmasıdır ; diyetimiz beslenme alışkanlıklarımıza ve yaşam tarzımıza uygunsa zaten diyeti bırakmak zorunda kalmamış oluruz.
  • Doktorumuz veya diyetisyenimiz önermedikçe piyasadaki zayıflama ilaçlarını , diüretikleri ve laksatifleri kullanmamalıyız.

Yazar: Stj. Dyt. Merve KABA

Kaynak: Merdol T.K. Obezitede Diyet Tedavisi Temel İlkeleri ve Eğitimi. Turkish Journal of Endocronology and Metabolism. 2003, Suppl.2: 33-38.

Genç Diyetisyenler Admini

Recent Posts

Diyetisyen iş ilanı – İstanbul klinik

istanbul diyetisyen iş ilanı

17 saat ago

Devren Diyetisyen Ofisi ilanı

Diyetisyen Ofisinze ait demirbaş listesi; Sorumlu Dyt. Odası; Çalışma masası , koltuğu Oturma grubu Kitaplık,…

3 ay ago

1.ENTERAL VE PARENTERAL NÜTRİSYON GÜNLERİ

Eğitimin Amacı Doğal beslenme ile gereksinimlerin karşılanamadığı ya da doğal beslenmenin mümkün olmadığı durumlarda Enteral…

3 ay ago

Diyetisyen iş ilanı – Manisa

Merhaba Arkadaşlar, Diyetisyen Tahir Bey, Manisa ilinde KYK da görevlendirilmek üzere Diyetisyen arandığını bildirmiştir. Diyetisyen…

5 ay ago

Kadın Hastalıklarında Tıbbi Beslenme Tedavisi Kursu

  Ankara Medipol Üniversitesi ve Obezite Diyetisyenliği Derneği'nin ortaklaşa düzenlediği "Kadın Hastalıklarında Tıbbi Beslenme Tedavisi…

5 ay ago