Yazar : Dilehan Bayraktaroğlu
Selçuk Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik BölümüKonu : Yoyo Sendromu

Yaz kapıda…
Etrafta çılgınlar gibi zayıflamaya çalışanları görebiliyorum. Kimi diyetisyene gidiyor kimi spora başladı kimileri ki en zararlıları onlar düşük kalorili bir diyet listesiyle hatta değişik bitki çayları, envai çeşit ot ile zayıflama girişimlerine başladı bile.
Sorun şu ki; bilinçli ya da bilinçsizce verilen kilolar korunmadan geri alınabiliyor hatta çoğunlukla verilenden fazla miktarda!

Peki niye kilo alırız?

Bunun adı yoyo etkisi ya da yoyo sendromu. Çok sık ve yanlış yapılan diyetler sonucunda hızla kaybedilen kiloların geri alınmasına yoyo sendromu denir. Buna sebep olan ise diyete başlayınca yavaşlayan metabolizmanın diyet bırakılıp eski yeme alışkanlıklarına dönülmesi ile fazla enerjiyi yağ olarak depolamasıdır. Bu şekilde daha fazla kilo alırsınız. Sonra tekrar diyete başlarsınız. Bu artık bir kısır döngüye ulaşır. Ama sonuçta siz ilk diyete başlama kilonuzun çok üstünde bir kiloyla diyetlere veda edersiniz.

Kimler risk altında?
•       Bilinçsiz Zayıflama ilaçları kullananlar
•       Psikolojik durum değişiklikleri olanlar
•       Kişiye özgü olmayan hazır diyetleri uygulayanlar
•       Kendi sosyal yaşamına uymayan diyetleri uygulayıp sonrasında eski yaşamına dönenler
•       Bilinçsiz diüretik kullananlar
•       Diyet kamplarına girenler ve aynı sıklıkta egzersiz yapmayanlar
•       Sık aralıklarla diyet uygulayanlar
•       Çok düşük kalorili diyet sonrasında yeme atakları geçirenler
•       Çok düşük kalorili olmayan yeterli ve dengeli bir diyet yapmasına rağmen koruma programı uygulanmayanlar

Yoyo sendromunun birçok olumsuz etkisi vardır. Kişi psikolojik yönden olumsuz etkilenir. Metabolik hız yavaşlar. Kilo vermeye direnç gelişir.

Yoyo sendromu sonrasında kilo vermek ilk defa diyete başlayan birine göre daha zordur. Amaç kişinin alması gereken enerjiyi yeterli ve dengeli bir şekilde karşılamak, doğru beslenme alışkanlıkları kazandırmak, kilo kontrolünün sürekliliğini sağlamak, uygulanan beslenme programını kişinin yaşam tarzı haline getirmektir. Ve bu da verilen kiloların uzun vadeli koruma programıyla desteklenmesiyle olur.

Hedefimiz zayıflık değil sağlık olmalı. Unutmayın ki diyet kişiye özeldir ve bir diyetisyen kontrolünde yapılmalıdır. Özel misin? Peki ya diyetin?

Stj. Dyt. Dilehan Bayraktaroğlu

Genç Diyetisyenler Ekibi

genc.diyetisyenler@gmail.com Beslenme ve Diyetetik Bölüm Portalı

Recent Posts

Herpes Zoster, Postherpetik Nöralji ve Zoster Aşısında Beslenme Faktörleri

“Herpes zoster (zona) ve postherpetik nevralji riskinde beslenmenin önemi büyük. Vitamin ve mineral eksiklikleri bağışıklığı…

9 saat ago

Metabolik ve Bariatrik Cerrahi (MBC) Diyetisyenliği Sertifika Programı

Bariatrik Cerrahi Diyetisyenliği Sertifika Programı, 16-19 Ekim 2025 tarihleri arasında düzenleniyor. Beslenme ve diyetetik öğrencileri…

2 hafta ago

Kolorektal Kanser Riski İçin Diyet Genelinde Analizler

542.778 kadın üzerinde yapılan büyük ölçekli prospektif çalışma, alkol ve işlenmiş etin kolorektal kanser riskini…

2 hafta ago

Bitki Temelli Diyetlerde Osteoporoz ve Anemi Riski: Beslenme Eksiklikleri ve Klinik Etkileri Üzerine Sistematik Bir İnceleme

Bitki temelli diyetler sağlık ve çevre için faydalı olsa da, B12, demir ve kalsiyum eksiklikleri…

3 hafta ago

Eritrosit Yağ Asidi Profili, Akdeniz Diyeti ve Çocukluk Çağı Alerjik Astımında Astım Şiddeti: İspanya’da Yapılan Bir Kohort Çalışmasından Ön Bulgular

İspanya’da yapılan bu kohort çalışması, çocukluk çağı astımında Akdeniz diyetine bağlılık ve omega-3 yağ asidi…

4 hafta ago

Düşük FODMAP Diyetinin İrritabl Bağırsak Sendromu Olan Hastalar Üzerindeki Etkisi

Düşük FODMAP diyeti, IBS semptomlarını azaltmada etkili bir beslenme yaklaşımıdır. 10 haftalık bir klinik çalışmada…

4 hafta ago