Bir Karatay Efsanesi Daha “Hipoglisemi ve Ara Öğün”

Dilara Demirkan, karatay diyeti, beslenme ve diyetetik, diyetisyen makaleleri, güncel diyet bilgileri

0
1914
www.diyetisyenstore.com

BİR KARATAY EFSANESİNİ DAHA EFSANE OLARAK BIRAKALIM

Öncelikle sizlere “efsane” kelimesinin sözlük anlamının gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikâye olduğunu hatırlatarak konuya başlamak isterim. Çünkü yine bir  tv programında hipoglisemi hastaları için 5-6 öğün beslenmenin yanlışlığını savunan ve sadece 2 öğünün yeterli olacağını söyleyen bir   “Karatay Efsanesi” ile karşı karşıyayız. Peki hipoglisemi nedir? Gerçekten az miktarda öğün sayısı ile hipoglisemi ile baş edebilir miyiz? Gelin bu sorulara birlikte cevap bulalım.

Dilara Demirkan
Dilara Demirkan

Hipoglisemi, plazma glikozunun 50 mg/dl ve altında olması, klinik belirti ve bulguların varlığı ve glikoz verilerek kan glikozu normal düzeye ulaştığında bulguların düzelmesi olarak tanımlanır.

Hipoglisemi nedenleri nelerdir?

Gereğinden fazla insülin veya oral antidiyabetik kullanmak,

Yemekleri ve ara öğünleri düzensiz saatlerde yemek,

Öğünlerde gereksinimden az karbonhidrat almak,

İlaçları yanlış zamanda kullanmak,

Her zamankinden fazla egzersiz yapmak,

Alkol kullanmak,

Kadınlarda adet kanamasının başlaması,

İnsülin enjeksiyonlarının yerini değiştirmek,

Sindirim güçlüğü, mide boşalmasının gecikmesi,

Soğuk/ılık ortamdan çok sıcak ortama geçmek.

Hipogliseminin titreme,  çarpıntı, huzursuzluk, terleme, açlık, uyuşma, yorgunluk, uyuklama hali, sıcaklık hissi, konuşma güçlüğü gibi nöroglikopenik bulguları vardır.

Hipogliseminin Şiddetine Göre Tedavisi;

Hipogliseminin şiddeti Klinik bulgular   Tedavi
Hafif Açlık, titreme, terleme, dudakta ve dilde karıncalanma, solukluk, çarpıntı, huzursuzluk Planlama ana öğünler veya ara öğünlerden 15-30 dakika öncesinden hipoglisemi oluşmuşsa vakit geçirmeden yenilmesi gereken öğün yenilmelidir.

Hipoglisemi öğün sonrası oluşmuş

ise 1 çay bardağı meyve suyu, veya limonata içilebilir.

Orta Baş ağrısı, karın ağrısı, bulanık görme, uyuşukluk, konuşma zorluğu, taşikardi, sinirlilik, solukluk, terleme 2-3 adet glikoz tableti veya ılık suda eritilmiş 1-2 tatlı kaşığı şeker veya 4-5 adet kesme

şeker veya 1 büyük çay bardağı şekerli kola veya bir büyük çay bardağı meyve suyu veya 1 bardak süt alınmalıdır.

Ağır 

 

 

 

Bilinç kaybı, kolvülsiyon Ağızdan gıda alınmayacak durumda şuur kaybı mevcutsa, paranteral, glikoz veya glukagon enjeksiyonu gereklidir.

Glukagon enjeksiyonu ise damar içine, cilt altına veya adaleye zerk edilmelidir.

Hipogliseminin tedavisinde kişinin yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıkları da göz önüne alınarak, önerilen besinlerin zamanında ve önerilen miktarlarda yenilmesi çok önemlidir. Kısacası  ara öğünler de dahil olmak üzere tüm öğünlerin düzenli yapılması esastır.

Hepimiz ana öğünlerin gerekliliğini az çok biliyoruz peki neden ara öğünler de bizim için önemli?

Ara öğün verilmesindeki temel amaç; uzun süreli açlıktan vücudu korumaktır. Böylece  kan şekeri dengesi sağlanarak hem hipoglisemi riski uzaklaştırılır hem de açlık duygusunu bastırarak bir sonraki öğünde yenilecek besinlerin miktar ve çeşit olarak artması önlenir.

Uzun aralıklarla yemek yediğinizde vücudunuz yediklerinizi depolama eğilimi içine girer. Ara öğünler metabolizmayı hızlandıracağından bu eğilim önlenmiş olur.

Özetleyecek olursak; hipoglisemi tedavisinde ve sağlıklı beslenmede öğün sayısını arttırmak göz ardı edilemeyecek kadar önemli. Az sayıda yapılan öğünle metabolizma hızı yavaşlar, kan şekeri düzeyi azalır, kilo artışı gözlenir. Öğün sayısı arttırıldığında ise tüm bu negatif etkiler pozitif sonuçlara dönüşür.

Hayatın ritminin devamı için sağlıklı beslenin sevgiyle kalın.

Dilara Demirkan
Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik bölümü

mail-grubu