Bu vaka raporu, irritabl barsak sendromu (IBS) tanısıyla yıllardır çeşitli eliminasyon diyetlerini (glutensiz, laktozsuz, düşük FODMAP) deneyen ancak semptomları düzelmeyen 73 yaşındaki bir kadın hastayı ele alıyor. Hastanın öyküsünde takı ve gözlük metallerine bağlı tekrarlayan dermatit nedeniyle bilinen bir nikel alerjisi bulunmaktaydı. Diyetinden nikel içeriği yüksek gıdaları (baklagiller, tam tahıllar, kuruyemişler, çikolata, soya ürünleri vb.) çıkartarak düşük nikel protokolünü uygulamaya başladığında, yalnızca IBS semptomlarında (karın ağrısı, şişkinlik, ishal, kabızlık) değil, aynı zamanda migren, beyin sisi, yorgunluk, eklem ağrıları, cilt bulguları ve interstisyel sistit gibi eşlik eden ekstra-intestinal şikâyetlerinde de belirgin iyileşme sağlandığı gözlemlendi. Ortalama bir diyetin 300–600 mcg nikel içerdiği, düşük nikel diyetiyle bu miktarın 150 mcg/gün altına düşürülmesinin hedeflendiği, ancak nikelin çevrede doğal olarak bulunduğu için tam eliminasyonun mümkün olmadığı vurgulanmaktadır. Ayrıca demir eksikliğinin nikel emilimini artırabileceği ve yüksek nikel gıdaların aynı zamanda FODMAP açısından da zengin olmasının tanısal süreci zorlaştırdığı belirtilmektedir. Bu rapor, dirençli IBS tablosu olan, özellikle dermatit öyküsü bulunan hastalarda sistemik nikel alerji sendromunun (SNAS) akılda tutulması gerektiğini, düşük nikel diyetinin ise semptom kontrolünde etkili bir seçenek olabileceğini ortaya koymaktadır.
Makaleni tamamı: https://www.jandonline.org/action/showPdf?pii=S2212-2672%2825%2900790-7