Alzheimer nedir ve bu hastalıktan korunmak için nasıl beslenilmelidir?

diyetisyen rümeysa özkan, beslenme ve diyetetik rümeysa özkan, konya diyetisyeni rümeysa özkan, dyt rumeysa özkan, diyetisyen özkan, konya diyetisyenleri, konyadaki en iyi diyetisyenler, alzheimerde beslenme beslenme, yaşlılıkta beslenme, alzheimerden korunma, alzheimerden korunma yolları

0
952
rümeysa özkan
www.diyetisyenstore.com
Diyetisyen Rümeysa Özkan

Alzheimer Nedir ve Bu Hastalıktan Korunmak İçin Nasıl Beslenilmelidir?

Son yıllarda 65 yaş üzeri bireylerde yaşam süresinin artmasıyla beraber yaşlılığın getirdiği hastalıklar gündeme gelmiştir. Bu hastalıklardan birisi de normal unutkanlıktan demansa kadar ilerleyici özelliğe sahip bir beyin damar hastalığı olan Alzheimer Hastalığıdır. Hastalık yavaş yavaş başlar ve zaman ilerledikçe kötüleşir. Hastalara ilerleyen evrelerde çeşitli zihinsel ve davranışsal sorunlara yol açar, hastaların günlük aktiviteleri olumsuz yönde etkiler. Maalesef günümüzde bu hastalığın ilerlemesini durduracak ya da oluşmasını engelleyecek tıbbi bir tedavi henüz bulunamamıştır. Bu nedenle hastalık kapımızı çalmadan önce gelin hep beraber beslenmemize ve yaşam tarzımıza dikkat ederek kendimizi ondan koruyalım.

Birçok sağlık uzmanı Alzheimer’den korunma yollarını;

  • Düzenli spor yapma
  • Stresi kontrol altına alma
  • Sigara tüketmeme
  • Obeziteden(Aşırı kilo alımından) uzak durma
  • Kaliteli uyku
  • Kitap okuma, bulmaca çözme gibi beyinsel fonksiyonları çalıştırma
  • Sağlıklı ve doğru beslenme olarak açıklamıştır.

Sağlıklı ve doğru beslenmenin yolları:

Birçok araştırma sonucu Omega 3 içeren besinleri düzenli olarak tüketen bireylerde Alzhemiera neden olan beyin lezyon oluşum riski daha düşük bulunmuştur. Her gün 1-2 adet ceviz ya da 1 tatlı kaşığı keten tohumu tüketerek vücudunuzun Omega 3 ihtiyacını karşılayın. Haftada 2-3 gün somon, alabalık, uskumru gibi hücre zarları için faydalı olan Omega 3 yağ asitlerinden zengin balıklardan herhangi birini tüketin.

Doymuş yağ(margarin, iç yağı, tereyağı vb.) tüketimini azaltıp doymamış yağ(bitkisel sıvı yağlar vb.) tüketimine ağırlık verin. Süt ve süt ürünlerini yarım yağlı/yağsız tercih edin. Etin üzerinde görünen yağlardan uzak durun.

Vücudunuzda serbest radikal oluşumunu sağlayıp size, kalp ve beyin damarlarınıza zarar verme olasılığı yüksek olan trans yağları(fast-food ürünleri, kızartmalar, tüketime hazır yağlı ve tuzlu yiyecekler) içeren yiyeceklerden mümkün oldukça uzak durun, tüketim sıklığını en aza indirgemeye çalışın.

Serbest radikalleri vücutta etkisiz hale getiren antioksidanlar; melatonin hormonu, A, C, E vitaminleri, flavonoidler ve karotenoidler içeren besinlerdir. Sebze ve meyveler vitaminin yanında flavonoidler ve karotenoidler içerir. Günde en az 5 porsiyon olmak üzere bol sebze ve meyve tüketimi vücudun vitamin ihtiyacını karşılamada yeterli olur. Mümkün oldukça taze, mevsime uygun, özellikle koyu renkli sebze(brokoli, ıspanak, havuç, domates vb.) ve meyveleri(üzüm, incir, çilek, böğürtlen vb.) tüketmeye özen gösterin.

!! Sebze ve meyveler dışında günde 3 küçük kare bitter çikolata ile de günlük flavonoid ihtiyacı karşılamak mümkün.

Çeşitli araştırmalar sonucu bilişsel fonksiyonlar ile bağlantısı görülen B12, B6, folik asit ve magnezyum düzeylerinizi kontrol edin ve bu öğelerden zengin olan besinlerin tüketimini arttırın. Koyu yeşil yapraklı sebzeler(brokoli, ıspanak, semizotu vb.), turunçgiller, kurubaklagiller, tam tahıllı ürünler, yağlı tohumlar, soya ve yumurta bahsedilen besin öğeleri açısından zengin olan besinlerdir.

Sağlıklı ve mutlu günler dilerim.

Dyt. Rümeysa ÖZKAN
rumseozkan@gmail.com

mail-grubu