www.diyetisyenstore.com

Dünyanın 3. Büyük Ülkesi;  DİYABET

Diyabet; pankreasın yeterli insülin üretememesi veya üretilen insülinin etkili bir şekilde kullanılamayışından kaynaklı kronik bir hastalık olarak tanımlıyoruz fakat bu hastalığın boyutunun ve ciddiyetinin ne yazık ki farkında değiliz. Dünya üzerinde 2 yetişkinden 1’i diyabetli olduğunu bilmiyor ve her 6 saniyede 1 kişi ise diyabet hastalığından hayatını kaybediyor. Hayatını kaybedenlerin toplam sayısı ise 5 milyon…

Evet, bence diyabet bir ülke…Nüfusuyla, Tip 1’i ile ,Tip 2’si ile, gestasyoneliyle , prediyabetiyle, yaşlısıyla hatta genciyle ve yanında getirdiği çeşitli hastalıklar ile git gide artan bir ülke diyabet… Diyabet hastası olan kişiler o kadar kalabalık bir nüfusa sahip ki, dünya üzerindeki ülkelerin nüfuslarına göre sıralamalarına baktığımızda Çin ve Hindistan’dan sonra 3. Sıraya DİYABETİ yerleştirebiliriz. IDF Diyabet Atlası 2015 tahminlerine göre; Dünya’da 415 milyon kişi, yani 11 yetişkinden 1’i diyabetli…542,000 çocuk tip1 diyabet hastası ve 7 doğumdan 1’i ise gebelik diyabetinden etkileniyor.

dm

Diyabet Tüm Vücudu Etkiliyor

Tüm hücrelerin ve dokuların dolayısıyla bütün sistemlerin etkilendiği diyabet hastalığında en tipik şikayetler; çok su içme, sık idrara çıkma, yorgunluk, kilo kaybı ile başlayıp; bulanık görme, idrar yolu enfeksiyonları, mantar enfeksiyonları, kaşıntı, ciltte kuruma,ayaklar ile ellerde uyuşma gibi belirtiler de eklenebiliyor. Düzenli tıbbi tedavi ve doğru beslenme olmadığı taktirde; göz, kalp, böbrek gibi organlarda ciddi bozukluklara yol açabiliyor. Ne yazık ki ; diyabet 20 yaş üstü körlük nedenlerinde birinci sırada yer alıyor, her 2 diyabet hastasından birinin sinir sistemi hasar görüyor ve diyabet hastalarının ölüm riski diyabet hastası olmayanlara göre 2 kat daha fazla dediğimiz bu olumsuz liste uzayıp gidiyor.

Diyabetle Yaşamda Kritik Nokta ; Doğru Beslenme ve Egzersiz

Tanıdan sonra kişinin bu hastalığı kabullenmesi ve gerekli tıbbi tedaviyle beraber bir diyetisyen yardımı ile sağlık bir beslenme programı edinmesi gerekiyor. Amaç, diyabetli kişinin kan şekerini kontrol altına alarak oluşabilecek komplikasyonları önleyebilmek ve daha  iyi bir yaşam kalitesi sunabilmek…

Sağlıklı beslenme konusunda bazı noktalara değinecek olursak;

(not: genel önerilerdir; en doğrusu diyabet hastasının diyetisyeni ile birlikte kişiye özel bir beslenme programı oluşturulması gerekir.)

*Şeker ve şeker içeren tüm yiyecek-içeceklerin diyabetli kişiler tarafından tüketilmemesi gerekiyor.

*Karbonhidrat içeren besinler yasak değil; aksine günlük alması gereken enerjinin %50-60’ ı karbonhidratlardan gelmeli ,fakat sağlıklı olanları tercih edilmelidir. Beyaz ekmek yerine tam tahıllı ekmekler, pirinç yerine bulgur ve kurubaklagillere mutlaka yer verilmelidir.

*Posalı besinleri tercih edin. Böylece kan şekerinizin dengelenmesinin yanında kan kolesterol seviyesine de yardımcı olacaktır. Meyve suyu yerine taze meyvenin kendisini kabuğuyla birlikte yemek, haftada iki kez kurubaklagil tüketmek, her öğüne salata eklemek diyabetle başa çıkmada önemli noktadır.

*Tuz içeriği yüksek olan turşu, şalgam suyu, salamura gibi konserve yiyecekler ve salam, sosis, sucuk, pastırma gibi şarküteri ürünlerinden diyabetli kişilerin uzak durması gerekmekdir.

*Yemek pişirme yönteminizi değiştirmek, kızartma veya kavurma yöntemleri yerine haşlama, buğulama veya fırınlama yöntemlerinin tercih edilmesi diyabetli hastalar için önem taşımaktadır.

*Ayrıca haftanın 3-4 günü 30 dakika, orta tempoda egzersiz yapmak kan şekerinizin düzenli seviyede olmasına yardımcı olacaktır.

Tadınızın, tuzunuzun kaçmadığı sağlıklı günler diliyorum.

Genç Diyetisyenler Yazarı;
Dyt. Hilal ERYİĞİT

 

 

mail-grubu